Grinin Elli Tonu

Grinin Elli Tonu ortalığı kasıp kavuralı 7 yıl olmuş. Serinin kitap ve filmleri her ne kadar erotizmle bağdaştırılsa da ilk filmin özelinde istismarın gölgesindeki cinselliği görmek çok da zor değil. 

Cinsel eğitim tedavi ve Araştırma derneğinden alıntılayarak bazı kavramlardan bahsedeceğim. Sonra da filmle ilişkilendireceğim. 

“Cinsel fanteziler, cinsel yaşamın doğal ve sağlıklı bir parçasıdır. Kişide cinsel uyarılma oluşturan her türlü hayal ve zihinsel imgelem (insanların istediği şeyleri gözünde canlandırabilme yetisi) cinsel fantezi olarak tanımlanabilir. Cinsel fanteziler, cinsel hazzı ve isteği arttıran önemli bir faktördür. Ancak her zaman cinsel partner ile paylaşılması/ gerçekleştirilmesi gerekli değildir. Gerçekleştirilmesi istenen fanteziler için bu eylemden tarafların rahatsızlık duymamaları gerekir.” 

“Parafili, cinsel uyarılma ve orgazm için, alışılmadık nesneler, eylemler veya durumları içeren tekrarlayıcı ve yoğun cinsel dürtü, fantezi veya davranışların zorunlu olması ile karekterizedir. Parafili denebilmesi için kişinin zorunlu ve tekrarlayıcı bazı koşullara bağlı olarak orgazm olabilmesi gerekir. Zaman zaman yapılan farklı cinsel etkinlikler parafili olarak değerlendirilmez.” 

Filmde Grey, orgazmı zorunlu ve tekrarlayıcı bazı koşullara bağlı olarak deneyimliyor. Oyun odası, sözleşmenin varlığıyla zorunluluğu temin altına alma isteği de yine bizi parafiliye yönlendiriyor. Diğer taraftan Anastasia, cinselliğini keşfeden bir kadın olarak önceleri Grey’in cinsel oyunlarından keyif alıyor. Burada da cinsel fanteziye katılım ve hazza eşlik söz konusu. 

Filmin sonuna geldiğimizde ise, Anastasia’yı Grey’in karşında ağlarken buluyoruz. Tıpkı Grey’in çocukluğunda istismara maruz kaldığı zamanki gibi savunmasız. Ancak Anastasia bir yetişkin olarak hayır, diyor ve sınırlarını belli ederek ortamı terk ediyor. 

İstismara uğrayan bireyler, bunun biteceğine inanmak ya da bunu birine söylemek, yardım istemek konusunda zorluk yaşarlar. Kendilerini suçlar, bu durumla nasıl başa çıkacaklarını bilemezler. Bu açıdan son sahneyle Anastasia’nın Grey’i reddetmesi, artık istemediğini söylemesi çocuk Grey’i sınır koyarak şaşırtan, ona farklı gelen bir durum da oluveriyor.

Grey gibi olan herkes şöyledir, Anastasia gibi olan herkes böyledir demek bizlerin bireyselliğini yok sayan bir durum. Ancak ilk filmle tanıştığım Grey ve Anastasia için şunları söylemek mümkün olabilir. Grey, istismara uğramış bir birey olarak cinselliğini travmatik yaşantıları üzerinden kurguluyor. Anastasia ise partneri tarafından sevilmeye devam etmek için boyun eğici bir role bürünüyor. Adına aşk dediği duyguyla kendine yabancılaşıyor. 

İnsan pek çok şeyi, öteki üzerinden tanımlayıp hisseden cinsel bir varlık. Grey ve Anastasia çifti de örneklerden yalnızca biri.